Bu konfor ki, yeni kuşaklara bırakılacak alanları daralttı,bazı solcuların çocukları da babalarının annelerinin korkularıyla apolitikleşti. Bu anlamda bu kesim kesinlikle tarihsel sorumluluk taşır.
Comments
Log in with your Bluesky account to leave a comment
Öte yandan bu yaşlılar, 12 Eylül’ü, krizleri, depremi, faili meçhulleri, 90’ların çöküşünü, 2001 krizini, darbe girişimlerini yaşadı.Sistemi onlar icat etmedi; daha çok biçimlenmiş bir sistemin içinde hayatta kalmaya çalıştılar.Yani evet, belli sorumlulukları var ama “fail” değil,
işlevsel parça oldular.Bu öfkeyi tarihsel bağlamda anlayıp sınıf mücadelesine yöneltmekte fayda var. Şuna katılıyorum. Hedef şaşmamalı. Bizi mahveden, sermayenin yaşsız, sınıfsız, zamansız tahakkümü. O dayılar sadece onun ajanları olabilir. Ama o düzenin kendisi burada asıl faildir
Gençlik kibriyle yaşlılık alınganlığı birleşince, patronlar kahve içip bizi izliyor.Güzel kardeşim, bu kapitalizm: böl, sustur, yönet. Biz kavga ettikçe onlar zenginleşiyor.Ve lütfen... artık ‘ben politik değilim ama’ diye başlayan cümle kurmayalım. Politik olmayan kimse yoktur.
ps: ergenliğim boyunca babamla bunun için kavga ettim herhalde.yatan solcular derdim kendilerine. hala tr de devlet memurluğunun ciddi bir şekilde gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.
İktidarın ve liberal yandaşlarının bilinçli olarak türettiği, muhalif saflarda dahi uzun süre varlığını sürdüren fönlü teyze-beton solcu abi tarzı kirli söylemlere rağmen eski nesillerde ben dirençli kesimi hiç azımsamıyorum.
Elbette toplumun ve bireylerin üzerinde dönemin izleri vardır. Zaten politik temelli bir dönem eleştirisi gayet mantıklı olur. Siz bunu yapmışsınız. Ben gericilik ve statükonun sebebini yaşa indirgeyen apolitizmi dert ettim. Sanki iktidar sahiplerinin yaş ortalaması düşse bir şey değişecekmiş gibi.
Aynen öyle. Gençlik kibri dediğim tam da bu.
30 yaşında biri gelse, ama aynı adaletsizliği sürdürse…
ne değişmiş olacak? Yaş, sadece takvimde bir iz.
Asıl mesele, kimin tarafında durduğun.Öfkemiz yaşa değil, düzene yöneldiğinde keskinleşir.Yoksa sadece koltuklar değişir, kader değil.
Gençlik kutsal değil; örgütsüzse kolay yönlendirilen,ideolojisizse sadece öfkesini tüketen bir kalabalıktır.Bana kalırsa gerçek gençlik, yaşla değil yönle ilgilidir.Genç olmak ileriye bakmak ve hayatla birlikte devinimde olmaktır bence.
Comments
30 yaşında biri gelse, ama aynı adaletsizliği sürdürse…
ne değişmiş olacak? Yaş, sadece takvimde bir iz.
Asıl mesele, kimin tarafında durduğun.Öfkemiz yaşa değil, düzene yöneldiğinde keskinleşir.Yoksa sadece koltuklar değişir, kader değil.